The Blog of passenger777

If I crushed the sand in my hand like Aladdin's magic lamp and blew on it, could it transport me to a completely unknown land? Or what about this sand coalescing with the wind and transforming into a giant genie? You can consider these possibilities when you arrive at this vast desert plain. This week, I'll try to describe what I saw on a hilltop surrounded entirely by sand grains, reminiscent of a Sahara desert.

Elimdeki kumu Alaaddin'in sihirli lambası gibi ezip üflesem, beni bambaşka diyarlara götürebilir mi? Ya da bu kumun rüzgarla birleşip dev bir cine dönüşmesi? Bu uçsuz bucaksız çöl ovasına vardığınızda bu olasılıkları göz önünde bulundurabilirsiniz. Bu hafta, Sahra Çölü'nü andıran, tamamen kum taneleriyle çevrili bir tepede gördüklerimi anlatmaya çalışacağım.

I want to conclude this week's trip by visiting the bays along the Mediterranean coast. Kaş was the first stop on my itinerary. Many areas of Kaş boast beautiful bays. I'll discuss these beautiful bays along the Mediterranean coast in future posts. I can say that Patara, which I'd been planning to visit for a long time, truly captivated me. Located in southwestern Türkiye, Patara, a corner of paradise that encompasses the unique beauty of the Mediterranean coast, is actually a small neighborhood. It's called Patara because the ancient city of Patara is located here. Patara holds great significance for Christians. It's even believed that St. Nicholas, known as Santa Claus, was born in Patara.

Bu haftanın gezisini Akdeniz kıyılarındaki koyları ziyaret ederek sonlandırmak istiyorum. Kaş, gezi planımın ilk durağıydı. Kaş'ın birçok bölgesi güzel koylarla dolu. Akdeniz kıyısındaki bu güzel koylardan gelecek yazılarımda bahsedeceğim. Uzun zamandır ziyaret etmeyi planladığım Patara'nın beni gerçekten büyülediğini söyleyebilirim. Türkiye'nin güneybatısında yer alan ve Akdeniz kıyılarının eşsiz güzelliğini kucaklayan bir cennet köşesi olan Patara, aslında küçük bir mahalle. Patara adının verilmesinin sebebi, antik Patara kentinin burada bulunması. Patara, Hristiyanlar için büyük önem taşıyor. Hatta Noel Baba olarak bilinen Aziz Nikolaos'un Patara'da doğduğuna bile inanılıyor.

Patara's most striking natural beauty is the Patara Sand Dune. This uniquely beautiful natural formation is located within the Antalya province. This natural beauty, known as the sand dune, is one of the most beautiful spots in Patara. Patara is one of the ancient Lycian cities located near the town of Kalkan, in the Kaş district of Antalya. Patara is one of the leading ancient cities with historical ruins on the coast, having once served as the capital of the Lycian League. With its turquoise waters and long coastline, it is among Türkiye's longest and most striking beaches. Its approximately 18 km long beach boasts magnificent fine sand. This long and beautiful beach has another unique feature: it is also used as a nesting and breeding ground for the loggerhead sea turtle.

Patara'nın en dikkat çekici doğal güzelliklerin başında Patara Kum Tepesi geliyor. Bu eşsiz güzellikteki doğal oluşum Antalya il sınırları içerisinde yer alıyor. Kum tepesi adı verilen bu doğal güzellik, Patara kasabasının en güzel yerlerinden biridir. Patara, Antalya Kaş ilçesine bağlı, Kalkan beldesine yakın olan Likya antik kentlerinden biridir. Patara, deniz kıyısında tarihi antik kalıntıları olan ve çok eskiden Likya Birliklerinin başkentliğini yapmış antik kentlerin başında gelir. Turkuaz rengini anımsatan denizi ve upuzun sahiliyle, Türkiye'nin en uzun ve en dikkat çekici plajları arasındadır. Yaklaşık 18 km'lik plajında muhteşem bir ince kum vardır. Bu uzun ve güzel plajın bir özelliği de daha var. Burası aynı zamanda caretta caretta deniz kaplumbağalarının yumurtlama ve üreme sahası olarak kullanılıyor.

Patara is perhaps one of Türkiye's most famous ancient cities. Carrying all the monumental traces of the past to the present day, Patara was a key center of the Lycian League. We can say that Patara is an extension of the Mediterranean's historical past, reflecting the history inscribed on ancient stones as we travel and see them, allowing us to connect with the past. Romans once lived here, and as a Roman port, it held vital importance. Its long coastline and rich historical heritage make it a place of beauty that captivates visitors.

Patara, belki de Türkiye'nin en ünlü antik kentlerinden biridir. Geçmişin tüm anıtsal izlerini günümüze taşıyan Patara, Likya Birliği'nin önemli bir merkeziydi. Patara'nın, Akdeniz'in tarihi geçmişinin bir uzantısı olduğunu, gezerken ve gördükçe antik taşlara kazınmış tarihi yansıttığını ve geçmişle bağ kurmamızı sağladığını söyleyebiliriz. Romalılar bir zamanlar burada yaşamış ve bir Roma limanı olarak hayati öneme sahipti. Uzun kıyı şeridi ve zengin tarihi mirası, onu ziyaretçileri büyüleyen güzelliklerle dolu bir yer haline getiriyor.

Patara's rich history, the deep blue Mediterranean sea, and the untouched natural beauty of Patara National Park have been enhanced by conscious conservation efforts. Patara's vast sand dunes, surrounded by large waves, and its long beach offer a glimpse of wildlife unlike any other. The fine sand offers a breath of fresh air and relaxation. When I entered the sea from the shore, I noticed a very shallow edge. I'd say it's perfectly suitable for non-swimmers. However, I've experienced occasions when the wind was blowing against me when the waves even surpassed my height. Swimming in the sea during such times is prohibited.

Patara'nın zengin tarihi, masmavi Akdeniz denizi ve Patara Milli Parkı'nın el değmemiş doğal güzelliği, bilinçli koruma çalışmalarıyla daha da zenginleştirilmiştir. Patara'nın büyük dalgalarla çevrili uçsuz bucaksız kum tepeleri ve uzun plajı, eşi benzeri olmayan bir yaban hayatı manzarası sunar. İnce kum, temiz bir nefes ve rahatlama sağlar. Kıyıdan denize girdiğimde çok sığ bir kenar fark ettim. Yüzme bilmeyenler için mükemmel olduğunu söyleyebilirim. Ancak, dalgalar boyumu bile aştığında rüzgarın ters yönden estiği zamanlar yaşadım. Bu saatlerde denizde yüzmek yasaktır.

Let's take a short stroll through these large wavy grains of sand surrounding Patara beach.

Patara plajın etrafını saran bu büyük dalgalı kum tanelerinde, gelin küçük bir gezintiye çıkalım.

https://youtube.com/shorts/5s-mULW2meY?si=eo4Kr4ahox60xTHd

This breathtaking natural formation is undoubtedly the natural beauty that best represents Patara and garners its attention. Patara Sand Dunes consist of stunning sand dunes spread across a vast area just above the beach. You can enjoy the experience by walking barefoot on the fine sand. The unique and extraordinary landscape is captivating. As if lost in a desert, all you see is sand and its dunes. On the sand, there are patches of grass and greenery. Walking down the dunes is the most enjoyable part. Your feet sink into the sand, creating a feeling of freshness and coolness. We walked down the dunes to the beach.

Bu nefes kesici doğal oluşum, şüphesiz Patara'yı en iyi temsil eden ve dikkat çeken doğal güzelliktir. Patara Kumulları, plajın hemen üzerinde geniş bir alana yayılmış göz alıcı kum tepelerinden oluşur. İnce kum üzerinde çıplak ayakla yürüyerek bu deneyimi yaşayabilirsiniz. Eşsiz ve sıra dışı manzara büyüleyici. Sanki bir çölde kaybolmuşsunuz gibi, gördüğünüz tek şey kum ve kum tepecikleri. Kumların üzerinde çimen ve yeşillikler var. Kum tepeciklerinden aşağı yürümek en keyifli kısım. Ayaklarınız kuma gömülüyor ve ferahlık ve serinlik hissi yaratıyor. Kum tepeciklerinden aşağı plaja doğru yürüdük.

To explore this area, you can even ride horses. We even saw people riding horses in the group that arrived before us. They were riding along the beach and the dunes.

Burayı gezmek için, isterseniz atlara da binebilirsiniz. Hatta bizden önce gelen toplulukta atlara binen kişileri gördük. Sahilde ve kum tepelerinde geziyorlardı.

https://www.youtube.com/watch?v=E1-3hoAr5Ww

These dunes are thought to have formed thousands of years ago when the dunes were carried by the wind. Considering the strong winds and waves that blow in the Mediterranean, you might imagine this is possible. The open terrain and dense vegetation of this region suggest that this formation occurred naturally. This place is also one of the few places where you can see the sky clearly during solar and lunar eclipses. It gets particularly crowded near sunset. People sit here until late into the night to watch the sunset. Of course, we did too.

Bu kumulların, binlerce yıl önce rüzgar tarafından sürüklenerek oluştuğu düşünülüyor. Akdeniz'de esen kuvvetli rüzgarlar ve dalgalar göz önüne alındığında, bunun mümkün olduğunu düşünebilirsiniz. Bölgenin açık arazisi ve yoğun bitki örtüsü, bu oluşumun doğal olarak meydana geldiğini gösteriyor. Burası aynı zamanda güneş ve ay tutulmaları sırasında gökyüzünü net bir şekilde görebileceğiniz nadir yerlerden biri. Özellikle gün batımına yakın çok kalabalık oluyor. İnsanlar gün batımını izlemek için gece geç saatlere kadar burada oturuyorlar. Elbette biz de öyle yaptık.

As you wander the hills on these grains of sand, you feel like you're in another world. The warm, soft texture of the sand glides beneath your feet, giving you the feeling of walking on clouds. At that moment, all your stress and fatigue melt away, and you relax. This is a must-see destination for nature lovers and adventure seekers. Photography enthusiasts, I'm calling you! Come here and enjoy this uniquely beautiful landscape. These miles of white sand are like an artist's rendering on a white sheet of paper. So many people have traveled around that you'll see countless footprints in the sand.

Tepelerde bu kum tanelerinin üzerinde gezinirken, kendinizi bambaşka bir dünyada hissediyorsunuz. Kumun sıcak ve yumuşak dokusu ayaklarınızın altında kayıyor ve size bulutların üzerinde yürüyormuşsunuz hissi veriyor. O anda tüm stresiniz ve yorgunluğunuz eriyip gidiyor ve rahatlıyorsunuz. Doğa severler ve macera arayanlar için mutlaka görülmesi gereken bir yer. Fotoğraf tutkunları, sizi çağırıyorum! Buraya gelin ve bu eşsiz güzellikteki manzaranın tadını çıkarın. Kilometrelerce uzanan bu beyaz kum, bir sanatçının beyaz bir kağıda çizdiği bir eser gibi. O kadar çok insan burayı gezdi ki, kumda sayısız ayak izi göreceksiniz.

The beauty of Patara isn't just limited to sand dunes. I'll be talking about this ancient city and its extensions of our history in the coming weeks. Until we meet again, stay with nature and love.

Patara'nın güzelliği sadece kum tepeleriyle sınırlı değil. Önümüzdeki haftalarda bu kadim şehirden ve tarihimizin uzantılarından bahsedeceğim. Tekrar görüşene kadar, doğayla ve sevgiyle kalın.